Türkiye Yüzyıl’ının meşalesi yandı. 

14 Mayıs seçimleri dünyanın takip ettiği bir seçimdi. Haftalar kaldı. Günler kaldı. Saatler kaldı derken nihayet seçim yapıldı. Özgür, milli iradeyle demokrasinin gereği yapıldı. Hiçbir üzücü vaka olmadan seçimin yapılması, sevindirici... Türk insanına da bu yakışırdı.Emperyalist güçler Türkiye üzerindeki hesaplarının tutmayacağını bir kez daha gördüler.Cumhur İttifakını durdurmak için her türlü desteği muhalefete Millet İttifakına vererek Türkiye’ye diz çöktürmek,  isteyenlerin hayali tutmadı.  Gayeleri bütün kaynaklarımıza el koymak yine IMF kapılarında kredi diye bekleyen bir köle istiyorlardı. Bunun mümkün olmayacağını görünce şaşırıp kaldılar.  Seçimin galibinin Cumhur ittifakının olması ile telaşa kapıldılar. Anladılar ki, Cumhur İttifakını, Erdoğan iktidarını yıkamayacaklar.  

Bu önemli seçimin; beka seçimi, yüzyılın seçimi, var olma seçimi, kader seçimiolduğu aşikârdı. Milli irade sandıkta kararını verdi. Cumhur İttifakı ve AK Parti yine oyların çoğunu aldı. Millet İttifakı birçok algı operasyonu yaptı tutmadı.  Öyle ki, patates, soğan operasyonunu da iyi oynadı ne yazık ki, buda tutmadı. Tutmayacakta... Türkiye düşmanlarının, emperyalist güçlerin hesabı, Türkiye’nin durdurulması, Osmanlı ruhuyla yeniden tarih sahnesine çıkışından endişe ediyorlar. “Türk İslam Ülküsünün” yeniden dirilişi, inkişaf bulması Batı’nın prestijini sarsacak ve dünya üzerinde ki etkisi, baskısı yerle bir olacak. 

Türkiye bilim ve savunma yönünde çok büyük atılımlar yaptı. İlim, bilim ve teknolojiyi elinde tutan ülkeler her zaman önde olmuşlardır. Batı ve Avrupa birliği bilimi özgürlük getiriyoruz safsatasıyla ülkeleri köleleştirmek için kullanıyor. Daha fazla nasıl ruhsuz bir hale getirebiliriz diyerek boş durmuyor. Hedefleri tam bir devlet politikası... Hedef belirleniyor ve o hedefe ülkeyi idare edenler aynı ruh ile hedeflerine yürüyorlar. İngilizler Osmanlıyı yıkmak için bir asır hedef belirliyorve başarılı oluyor. Türkiye de öylemi? Asla değil... Türk’ün istiklal ve istikbal mücadelesinde ve âli menfaatleri doğrultusunda şahsi menfaatler ve iktidar hırsı değil devlet politikasıyla hedefe odaklanmalıdır.  

Dünyada birkaç büyük şirket devletlerin her düzenine müdahale ediyor. Bilimle bunu yapıyorlar. İnsanlığı özgürleştirme kılıfıyla adeta köleleştiriyorlar. İstedikleri zaman ekonomi kriz çıkarabiliyorlar. Krizi çözeriz diyerek te ülkeyi esir alıyorlar. Türkiye ’dede bunu yapmak istediler. Türkiye’nin seçim atmosferine girdiğinde ekonomi krizini algı operasyonlarıyla daha fazla yüklendiler.  Ne yaptılarsa tutmadı, tutmayacak. Türkiye’nin yeniden köklü  medeniyetiyle dünyada söz sahibi olmasını istemiyorlar. Ne yaparlarsa yapsınlar bu medeniyet ecdadın ruh bütünlüğüyle inkişaf bulacak. 

Yazımızın, giriş paragrafı 14 Mayıs seçimi, sonuçların açıklanması ile yüzde 50 üzeri oy alan Cumhur Başkanı oluyordu. Ne yazık ki, tecelli etmedi. 15 gün uzadı. Tarihimizin en kritik bir seçimini yaşadık. Milli İrade sandıkta kararını verdi. Dış güçler ruh köklerinden dirilen bir Türkiye istemiyor. Süratle toparlanana, küllerinden doğan bir Türkiye’nin varlığından rahatsız olanlar, yedi koldan saldırıyorlar. Bu saldırıları püskürtmek ancak Erdoğan liderliğinde Cumhur ittifakı ile mümkün gözüküyor. Cumhurbaşkanlığı seçiminin ikinci tura kalması aynı ruhla yola devam görevi 15 gün uzadı. “vardır bir hayr” hükmü tecellisiyle kontrolleri Amerika ve İngiltere’nin elinde olan dahası PKK hamisi HDP ile aynı yolda fikir birliği edenlere karşı bir olma vaktidir. Türkiye Yüzyılı’nın meşalesi yandı.  Bu görklü meşalenin yanması dünya düzeni ve huzuru için önemlidir.   

Aziz milletimiz doğru kararı verecektir.  Milli irade sandıkta tecelli edecektir. 

Muhabbetlerimle…