Yazık Depremi Fırsata Çeviremedik ! Çevirdiler !

Yazık ! Depremi Fırsata Çeviremedik !
Biz aynıyız ! Depremden etkilenen 11 il veya ağır etkilenen 4 il biz aynıyız bir birimizden farkımız yok ! yazık bu depremi bir fırsata çeviremedik..! Belediyecilik olarak şehircilik olarak Fırsata çeviremedik ama : Rantçılar, soyguncular vatandaşı soymak için iyi fırsata çevirdi.. güçlendirme adı altında vatandaşı soyuyorlar dur diyen yok..
Güçlendirme projesi için : ilçe belediyelerine yetki verildi.. ! ama karmaşa çözülemedi ki !..
Demir direklerle ayakta zor duran bina az hasarlı olunca, kılcal çatlak bile olmayan binalar orta hasarlı olunca, Deprem Borsası kurulunca, güçlendirme soygunu yapılan deprem bölgesinde : Devleti soyanlar.. Milleti soyanlar, soyan soyana bunu gören yürek nasıl dayana !.. bizde bunu söylemek zorundayız !..
Özellikle Kahramanmaraş, Hatay, Osmaniye, Malatya, Adıyaman illerinde illerin yeniden imar planı ile çarpık yapıların , sağlam bile olsa yıkılarak depremin vermiş olduğu fırsatı , şehircilik adına güzelleştirmeye fırsata çevrilmesi gerekirken, çok garip işler oluyor.., yerinde dönüşüm ise bir ihanettir. yıllar sonra akıl almaz istimlak paraları ile yerinde dünüşüm yapılan binaları yıkmak zorunda kalacak o günün belediye başkanları..
Babam derdi: Zenginin kervanı dağdan aşar, Fakirin kervanı düz yolda şaşar ! aynen öyle oldu.. Zenginin ağır hasarlı binaları az hasarlı veya hasarsız oldu.. Fakirin hasarsız binası ağır hasarlı veya orta hasarlı oldu.. işte buda ülkemizin bugünün adaleti ! Adaletin Bu mu Dünya ?…
Zalimler : vatandaşı soymaya devam ederken, Bir siyasi ne iktidardan ne muhalefetten çıkıp ne oluyor ? demiyor.. güçlendirme proje veya yazı yazarız adı altında paralar havada uçuşuyor.. vatandaş soyuluyor.. yetkiliye ulaşmak iş çözmek mümkün değil..!
Tek birikimi olan bir evinin kurtarmak için vatandaşın, içi kan ağlayarak göz göre göre lades diyerek soyuluyor bir yetkili çıkıp konuya sahip çıkmıyor..
Kahramanmaraş'ın sahibi yok, ağası yok , ağabeyi yok, sahibi yok diye yazdığımız zaman ise bazıları kızıyor ! yalan mı ? var mı ? .. Varsa gösterin gidip derdimizi ona arz edelim.. sözüm tam noktası Abdürrahim Karakoç diyor ya !..
Gitmişti makama arz-ı hâl için,
'Bey' dedi, yutkundu, eğdi başını.
Bir azar yedi ki oldu o biçim…
'Şey' dedi, yutkundu, eğdi başını.

Kapıdan dört büklüm çıktı dışarı,
Gözler çakmak çakmak, benzi sapsarı…
Bir baktı konağa alttan yukarı,
'Vay' dedi, yutkundu, eğdi başını.

Çekti ayakları kahveye vardı,
Açtı tabakasın, sigara sardı.
Daldı.. neden sonra garsonu gördü,
'Çay' dedi, yutkundu, eğdi başını.

İçmedi, masada unuttu çayı;
Kalktı ki garsona vere parayı,
Uzattı çakmağı ve sigarayı,
'Say' dedi, yutkundu, eğdi başını.

Döndü, gözlerinde bulgur bulgur yaş,
Sandım can evime döktüler ateş.
Sordum: 'memleketin neresi gardaş? '
'Köy' dedi, yutkundu, eğdi başını.

Yürüdü, kör-topal çıktı şehirden,
Ağzına küfürler doldu zehirden;
Salladı dilini… vazgeçti birden,
'Oy' dedi, yutkundu, eğdi başını.
O gün öyle imiş : Deprem sonrası bugün bu şiir tam yerine oturuyor.. Merhum Abdürrahim Karakoç söylediği şiir sözler o günü olduğu gibi bugünü tam yansıtmış vay deprem bölgesi insanlarımız vay , sizin oy halinize oy diyorum.. 6 Şubat 2023 depremi sonrası : sanki bizim halimizi anlatmış gibi.. bugünleri görmüş gibi ozanımıza Allah'tan bir kere daha rahmet diliyorum.. Abdürrahim Karakoç ağabeyimize..
iyi günler

Önceki ve Sonraki Yazılar
YAZIYA YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.
Bekir Doğan Arşivi