Bekir Doğan
İtler bile anlaşıyor !
İtler bile anlaşıyor !
Sabah Ulucami den Kıbrıs meydanına doğru yürüyorum.. çocuklar okula gidiyor, bir köpek havlaması.. çocuklar korktu , bizde olaya müdahale edelim diye orta refüj de ki köpeklere baktım.. Köpekler kavga etmiyor, gevezelik yapıyorlar..
Bir birinin üzerine atlıyor, bir birini ısırmıyor, anca boğuşarak güreş yapıyorlar , havlıyorlar.. durdum uzun uzun izledim..!
Biz bu it dediğimiz veya köpek dediğimiz bu can dostlar kadar bir birimizle anlaşamıyoruz..
Ben İsmail sevmiyorum, İsmail , Ali’yi sevmiyor, sebebi nedir ? ya takım tutma , yada siyasi parti görüşü..
Sen Fenerbahçeli ol , bende Galatasaraylı, yada Kahramanmaraşsporlu ne fark eder ? , Sen A partisinden ol , bende B Partisinden olayım ne fark eder..?
Bir birimizi şu itler kadar sevelim be dostlar..
İtler kadar mutlu olalım , birlikte gülüp oynayalım..
Siyaseti, Sporu , evimize, camiye, okula, arkadaş ortamına sokmayalım..
Bir birimizi sevelim, sayalım.. seversek ne olur ?
Korona Virüs : huylarımızı değiştirdi.. Bir birimizi ziyaret bitti, selam veremiyoruz.. kimse kimsenin yanına varmıyor !..
Birlikte sofrada yemek yiyemiyoruz..
Aceba onda virüs var mı ? , kafamızda bu soru onun için uzak duruyoruz..
Oysa : Sevgili Peygamberimiz (SAV) efendimiz, hadisi şerif de : “ Müminin artığı mümine şifadır,” buyuruyor..
İngiliz tıp ilim adamları ise : “ İnsanlar sürü bağışıklığı kazanmalı , yani ayna kaptan yemek yemeli, yakın temas da olmalı, aynı ortamda bulunmalı, aynı bardaktan su içmeli ki , sürü bağışıklığı olsun;” diyor..
Biz ise bir birimizin elinin değdiği ekmeği yemiyoruz..
Birimizin kullandığı çatal kaşıkla : yemek yemiyoruz..
Aynı masaya oturmaktan çekiniyoruz..
Böyle bir ortamda : itler kadar bile bir birimizi sevmiyoruz..
Gelin dostlar bir birimizi sevelim:
Kibir Allah’ın sevmediği bir hadisedir..
Sevgili Peygamberimiz (SAV) Efendimiz hadisi şerif de : “ Size Cehennemliklerin kimler olduğunu haber vereyim mi? Bütün katı kalbli, kaba, cimri ve kurularak yürüyen kibirli kimselerdir.” (Buhârî, Edeb, 61; Eymân, 9; Tefsîr, 68/1; Müslim, Cennet, 47. Ayrıca bkz. Tirmizî, Cehennem, 13; İbn-i Mâce, Zühd, 4)
Mesele burada : ya cenneti seçeceksiniz, ya cehennemi seçeceksiniz !
Bencillik, kurur , kibir yok, bir birimizi sevmek var demeye davet ediyorum sizleri sevgili okurlarım..
Aç gözlü ve kibirli insana bir örnek:
Pazar günü : Bir dostumuzun daveti üzerine Gaziantep yolu MADO ‘ya kahvaltıya gittik.. gördüğüm manzara beni mutlu etmedi.. neden mi ? hani derler ya : “ sonradan görme dinden dönme” diye işte öyle biri..
Bir masaya oturmuş önüne koyduğu , kahvaltı ürünü 10 kişi çok rahat yer ve kahvaltı yapar, açık büfeye kahvaltıya geldin ise dükkanı da satın almadın ya !, kurur ve kibirin en belirgin örneği..
İsraf haram , neyse sonra etrafıma baktım: insanlar kahvaltıya gelmiş , herkesin elinde bir telefon , telefon ile oynuyor.. yemek yeme veya sohbet etmek yok..
Muhabbet yok, sadece bir şeyler yiyorlar, oda yiyor sayılırsa, aldıklarının yarıdan fazlası çöpe gidiyor, Allah ıslah etsin ne diyelim..
Sevgili okurlarım.: çok yazacak konu var ama öncelik biz bir birimizi sevelim.. eski günlere dönelim.. Gidenler geri gelmiyor! Kıymet bilelim..
İyi günler..
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.