Kardeşimi Kaybettim !

    Final Lisesi Müdürü İbrahim Gülsu telefon açar: “ Bekir ede , bu ortağın (Mehmet Dobaoğlu) fena adam değil, bugün de dost bulmak çok zor bununla idare edelim başka adam yok” der..

    Eğitimci- Yazar Mehmet Dobaoğlu kardeşimle 1990 yıllarında , Zaman Gazetesi , Milli Gazete Muhabirliği yaparken, tanışmıştık..

    Bir yandan öğretmenliğine devam ederken, bir yandan da küfrün karşısında dik durma adına Allah rızası için , küfürle mücadele eden gazetelere ücretsiz muhabirlik yapıyordu..

    Özel Okullar, Dershaneler, eğitim ve dini İslam için Allah diyene yardıma koşmak için elinden geleni yapan, Kurban Kesince etini Saçaklızade vakfı başta olmak üzere diğer vakıflara veren bir kardeşimdi..

    Mehmet Dobaoğlu: Herkes Allah desin, Namazını kılsın, Zekatini versin, Oruç tutsun, imkanı olan Hac ve Umreye gitsin, herkes İslam ahlakı üzere yaşasın ister bu konuda, her gün bir iki makale yazardı..

    Özet olarak Dobaoğlu bu: Önceki gün Final Lisesi Müdürü İbrahim Gülsu beyin odasında Mustafa Özsoy, Mehmet Dobaoğlu, Ökkeş hoca oturup sohbet ettik..

    Ökkeş Şendilleri telefonla aradım sohbette dahil ettik..

    Hac konuştuk, umre ziyareti konuştuk, Kahramanmaraş Meselesini konuştuk, Camiilerde cemaati nasıl artıra biliriz, din görevlisi hoca arkadaşlarımız nasıl gayret eder biri iki ederizi konuştuk..

    Sonra : ortağım , “ ben torunu okuldan alacağım” diyerek ayrıldı..

    Sapa sağlamdı.. Cuma günü saat 11 00 gibi , İbrahim Gülsu aradı.. Cuma Namazına gitmek için ortağım ( Mehmet Dobaoğlu) telefonunu aradığında , oğlu çıkmış , ağlayarak babamın kalbi durdu demiş..

    Oda hemen beni aradı..

    İnanamadım, bende ortağımın telefonunu açtığımda oğlu çıktı.. babamın kalbi durdu , yoğun bakıma aldılar dedi..

    Abdurrahman Dilipak çok okur, bunu sonucu olarak da Aşı karşıtı idi.. aşı olmamıştı.. aşıya karşı sürekli direniyordu..

    Oysa : Ölüm sebebi Kalp krizi değil, veya değil hiç önemi yok.. ciğerlerin fonksiyonun kayıp etmesi sonucu vefat etmesidir.. ile bizi gözü yaşlı bırakıyor..

    Sabah uyandığında ayağının şişdiğini görüyor, önce bağa gidip geliyor, bacağı şiş olduğu için KSÜ Tıp Fakültesine götürüyorlar, bir film çekimi için beklerken, kalbi duruyor yere yığılıp kalıyor..

    Anında doktorların müdahalesi ile dönüyor.. ancak yoğun bakımda yeniden kalbi duruyor, olayın sebebi : Kan pırtı yaparak, önce bacak damarlarını tıkıyor, sonra ise ciğer ve kalp damarlarını tıkıyor.. ak ciğer tıkanıyor , sonra bahanesiz ölüm yok hakka yürüyor..

     Uzman hoca : “ Kalp değil , kalbine kan gitmiyor diyor bu yönde gerekli tüm çalışma yapılıyor ama geri döndürülemiyor.. kalp krizi veya kalp damarlarının tıkanması sebep ne olursa olsun o bizi bıraktı gitti.

Kalbine yenik düşen sayın ortağımın Altın gibi bir kalbi vardı , herkese iyilik yapmak isterdi..

     Sevgili ortağım : Kardeşim Mehmet Dobaoğlu , cenaze yıkanmasına yardım eden Ramazan Dobaoğlu komşum, “ Bembeyazdı, gülümsüyordu, kefenlemeden önce arnından öptüm , ben onun cennette gittiğine inanıyorum, yüzü gülüyordu , ölmemiş gibi bembeyazdı,” diyerek bize güzel haber verince acımız hafifledi..

     Ticari ortaklığımız yoktu: ama bir birimize ortak diye seslenirdir.. 2 defa beraber hac yaptık, beraber umre yaptık, yurt içi gezisine gittik, tatile beraber gittik o benim kardeşimdi..

     Sevgili ortağım : bizi çok üzdü, vefaat haberinden toprağa verinceye kadar ağladım.. Ama beni en çok ağlatan ise : Bağda bir anne iki yavru kedisi vardı.. onları sever günlük yiyeceklerini götürürdü biz oraya varınca , yani taziye yeri olarak belirlenen bağa varınca kedilerin mavileyerek , Dobaoğlu aramaları, Babamın vefatında onun Kedisi Saddamı bana hatırlattı ve orda da çok ağladım..

     Bizi boynu bükük koyan Kardeşim Mehmet Dobaoğlu , üç kedisinide boynu bükük bıraktı.. Mekanı Cennet olsun Kardeşimin ne diyelim.. dünya üç günlük..

     Birer Fatiha okulayım inşallah Fatiha….