İsrail’in ana gayesi Türkiye’dir.

Terör devleti İsrail 7 Ekim 2023 de başlayan ve bir yılı aşkındır savunmasız Filistin halkına yaptığı zulümler kan dondururcasına devam ediyor. Arap dünyası uykuda Amerika başta olmak üzere İngiltere ve Batılı ülkeler İsrail’ e adeta uşaklık ederek, zulmüne destek veriyor. Böyle desteği gören İsrail de zulmünü daha geniş dalgalar açarak orta doğuya yayma hesabında Lübnan’ a saldırısı, daha sonra çeşitli bahanelerle Suriye’ye saldıracak. İran kuru gürültü ile İsrail’in hedefine engel olma şöyle dursun yolunu açarak hizmet ediyor ve edecektir. Çünkü! Türkiye ehl-i sünnetin kalesidir. İsrail Türkiye’ye saldırmak için zemin hazırlıyor ve sınırlarımıza kadar yaklaşarak PKK/ YPG’ yi de kendi emelleri için kullanacak ve İsrail İran’ ı da kendi çıkarlarına çalışmasının hesaplarını yapacaktır. Şia yayılmacılığını kışkırtarak ehl-i sünnet olan Türkiye düşmanlığı oluşturabilir. Burada İran’ın oyuna gelmemesi kendi sınırları içinde kalması önemlidir.

Ehl-i sünnete karşı tarihimizde büyük saldırılar olmuştur. Selçuklu İmparatorluğu da ehl-i sünnet düşmanlarıyla çok mücadele etmiştir. Selçuklunun son dönemleri ve Osmanlı İmparatorluğunun temellerinin atıldığı 12. Ve 13. yüzyılda ehl-i sünnete karşı çok yönlü saldırılar yapıldı. Girdikleri yerleri tarumar eden Moğollar haçlılarla ittifak ederek ehl-i sünnet olan Türklere saldırdılar, diğer taraftan da Şia’nın ehl-i sünnete saldırmaları o günlerin en zorlu günleriydi.

Günümüzde de aynı oyunlar sergileniyor. Senaryolar yazılıyor. Hesap Türkiye; haçlı zihniyeti bir olmuş, İsrail’in arz-ı mevud hayallerine hizmet ediyor. Yahudiler kendilerini üstün ve seçilmiş olarak addediyor. Siyonist Yahudiler bu anlayışı da “Am Hasagula” olarak isimlendiriyorlar Hasagular’ın ideolojik haritasına Arz-ı Mevud deniyor ve bu asılsız inançları ile zulüm makinesi oldular. İsrail’in bu katliamlarının en büyük ortağı Amerika her türlü silah ve lojistik desteği veriyor. Dünya barışını korumakla görevli bu gaye ile kurulan BM Birleşmiş Milletler de İsrail karşısında çaresiz Gazze de bütün güvenini yitirdi. Ciddiyeti kalmadı. İsrail BM’ in binalarını vurarak 150 civarında çalışanı öldürdü. 193 üyeli BM nerede bu nasıl güvenliği tesis etme? Lübnan dada BM tesislerine tanklarla saldırdı. Hukuk tanımaz bu saldırılar nereye kadar dünya âmâ oldu görmüyor, çocukların canhıraş feryatlarını duyan yok. Sadece basit bir kınama…

Neredesin dünya! Neredesin Birleşmiş Milletler! Yahudilere en büyük zulmü yapan Hıristiyanlar, Yahudileri Kudüs’ ten vahşice sürdüler. Gittikleri her yerde zulme maruz kaldılar tek rahat ve emniyette oldukları yerler Türk beldeleriydi… Kudüs’e geri döndüklerinde zulmedenlerle, katilleriyle bir oldular işbirliği yaptılar cellâdına âşık, rahmet okutan bir tarz-ı siyasetle…

Dünyanın böyle sessiz kalışı, istisnalar dışında İsrail’e güç veriyor İsrail Lübnan dada Gazzede ki, insanlık dışı yaptığı katliamları yapıyor. Daha sonra ki saldırısı Suriye olacak sonra hedef Türkiye Cumhurbaşkanı Erdoğan’ında defalarca ifade ettiği gibi tedbirler alınıyor. İsrail Türkiye’yi Gazze, Lübnan ve Suriye gibi görüyor galiba? İsrail ve dünya bilsin ki, Türkiye’nin sınırlarında en küçük bir sınır ihlali ve saldırı cevapsız kalmayacak. İsrail nasıl bir sert kayaya çarptığını anlayacak döktüğü Müslüman kanının hesabını da verecek. Türkiye’nin gücünü görecektir.

Filistin deki, teslimiyet, tevekkül, sabır; dünyaya dik duruşun nasıl olduğunu gösterdi. Bu duruş ve yeri göğü inleten “hasbünallahü ve nimel vekil” nidaları özgürlüğün muştusu olur inşallah.

Allahü teâla devletimizin ve milletimizin yardımcısı olsun.

Muhabbetlerimle…