Yaşama Sevinci: Karanlığa İnat Bir Umut Kapısı Açalım

Yaşama Sevinci: Karanlığa İnat Bir Umut Kapısı Açalım

Kötü düşünceye, korku senaryolarına kapılmak kolaydır. Gazete sayfalarına her gün olumsuz haberler düşüyor: ekonomik sıkıntılar, emekli maaşlarının yetmemesi, işsizlik... Bunların hepsi gerçek ve göz ardı edilemez. Ancak “öldük, bittik” demekle hiçbir sorun çözülmez; en çok da ruhlarımız zarar görür. Oysa bir umut kapısı koyalım; oradan bir ışık sızsın, birbirimize sevgiyle bakalım.

Hayat kısa — üç günlük dünya deyimi sadece söz değil. Fırıldak olup ötede ne var diye durmadan dönmek yerine elimizdekiyle, bugünküyle ne yapacağımıza odaklanmalıyız. Karanlığı bahaneye çevirip kaldırım taşına küfür etmenin, fitne ve iftiranın kimseye faydası yok. Tam tersine; dayanışma, anlayış ve küçük iyilikler hem bizi ayakta tutar hem de çevremize umut aşılar.

6 Şubat 2023… O sabahı, saatleri ve acıyı hatırlayan herkes gibi biz de o günün yaralarını taşıyoruz. Binlerce canın yitip kentlerin enkazla sınandığı o gün, yaşadığımız kırılganlığı en çıplak haliyle gösterdi. Fakat hayattaysak, nefes alabiliyorsak —ki çoğumuz alıyoruz— bunun kıymetini bilip birbirimize destek olmalıyız. Yaşamak bir lütuf, bunu kutlamak gerek.

Peki nasıl? İşte birkaç örnek

  1. Günlük minnettarlıklar bulun. Küçük şeyler büyük fark yapar : sabah çayın tadı, komşunun selamı, çocukların kahkahası. Her gün üç şey sayın ve “iyi ki” deyin. Bu alışkanlık, moralinizi yükseltir ve umudu canlı tutar.

  2. Dayanışmayı büyütün. Komşuluk, mahalle dayanışması, sivil inisiyatifler; kriz zamanlarında birbirimize uzattığımız eller hem somut yardımı getirir hem de toplumsal güveni sağlar. Bir çatı, bir öğün, bir dinleme telefonu — bunlar çok kıymetli.

  3. Küçük iyilikleri ihmal etmeyin. Birine yol göstermek, bir yaşlıyı dinlemek, bir çocuğa kitap almak... Küçük eylemler zinciri büyük değişimlere dönüşür.

  4. Kendinize iyi bakın. Ruh sağlığı önemlidir. Mümkünse yürüyüşe çıkın, doğa ile temas kurun, sevdiklerinizle vakit geçirin. İhtiyaç varsa profesyonel destek almaktan çekinmeyin.

  5. Umutlu planlar yapın. Geleceğe dair küçük ama gerçekçi hedefler belirleyin: bir kursa başlamak, bir hobiyi sürdürmek, tasarruf için aylık küçük bir bütçe oluşturmak. Hedefler, belirsizlik karşısında bize rota verir.

Toplumsal ve ekonomik sorunlar ciddidir; siyasetçiler, kurumlar ve bizler çözüm üretmek için çalışmalıyız. Ancak umut, sadece devletin alacağı tedbirlerle gelmez; komşusuna uzanan el, birlikte hareket eden mahalle, dayanışma ağlarıyla da büyür. Güzel günlerin geleceğini söylemek kehanet değil; kolektif çabayla mümkün olan bir niyettir.

İnsanlar birbirini kırıp dökmek yerine el ele verirse, yaraları sarmak daha kolay olur. Kadercilik veya umutsuzluğa teslim olmak yerine “ne yapabilirim?” sorusunu sormak bizi güçlendirir. Her birimizin içindeki ufak bir umut ışığı, birleşince koca bir aydınlığa dönüşür.

Son olarak: yaşama sevinci bir tercih meselesidir. Her sabah aynaya baktığınızda, kendi iç sesinize şu cümleyi söyleyin: “Bugün bir iyilik yapacağım, bugün güleceğim, bugün umut edeceğim.” Bu küçük sözler, zihnimizi değiştirmeye başlar; zihin değişirse davranış değişir; davranış değişirse hayat değişir.

Karanlığı bahane etmeyelim. Birbirimizi sevelim, kırmayalım. Umut kapısını aralayalım; aradan bir ışık sızsın. Güzel günlerin yakın olduğuna birlikte inanıp, adım adım yürüyelim.

Yaşama sevinciyle, umutla.

iyi günler diliyorum

Önceki ve Sonraki Yazılar
YAZIYA YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.
Gülay Doğan Arşivi