Selim Cüce ve Sevgi !

     Bir dostumuz, uzaklardan gelen misafirini bağ evine götürmüş, özel yemekler, yaptırmış, tabiri caiz ise krallar gibi ağırlamış.. bunun sonucu bir teşekkür bekliyor..

     Misafirden ses çıkmaması üzerine : “ Nasıl güzel mi ? yemekler ?” diye soruyor..

     Misafir ise : “ Ben kalın kafalıyım , bir iki yemeye anlamam 5-6 defa daha gelirsem güzel mi ? değil mi ? söylerim , buranın yolunu da öğrenmiş olurum !” diyor..

    Bende diyorum ki : Bizim Selim Cüce ağabeyi bir değil bin defa dinlememiz gerek diyorum, çünkü söz göze verilir !

    Tarih samimi kalple anlatan hocadan öğrenilir !..

     2023 yılının ilk günü MADO evinde Göksun Ziraat Odası Başkanı Selim Cüce , namı değer, Kuyumcu Selim ağabeyle bir araya geldik..

    Muhabbetimiz 1982 yılından bu yana devam eder !..

     Bizim meselemiz Memleket meselesi.. Maraş meselesi, Göksun meselesi, Türkiye meselesi.. yerli mili olan ne varsa onun meselesi..  Abdulrezzak Akbaba , Mehmet Kanbur , Selim Cüce ağabey sohbet başladık..

     Sözüme başlamadan şunu hemen söylemek istiyorum ki :  2022 yılı insanlık ödülü vermek gerekirse bunu Selim Cüce’ye vermek gerekir.. Neden derseniz.. Düğün, Cenaze, Hasta ziyareti ve özel sohbetleri ile Göksun Gönül Elçisi olarak sürekli takip ettiğim birisidir.. Bu sebeple bir ödül vermek gerekirse Selim Cüce ağabeye vermek gerek ama o bizden elini hızlı tutarak , Kanbur ailesine kanı ödülü verdi..

    Selim Cüce : Sohbete başlarken, şunu söylüyor : “ lütfen şu kara kutuyu (Televizyonu) kapatın ondan sonra sohbette başlayalım..

    Selim Cüce ağabey, çok nazik , kibar, insanlık aşağı birisidir.. sofrası açık, gönlü dünyaları içine alacak kadar geniş ve ferahtır..

    Onun gönlünde : ırk ayrım yoktur, insan olmak vardır.. sevgi vardır, muhabbet vardır..

    Selim Cüce : “ Süt pişirip, soğutup, dondurup, dondurma yapıp, çangala asıp, iki sallayıp bir kesip, Maraş Dondurması yapıp MADO markası ile dünyaya sattığı gibi, Kahramanmaraş’ta dondurma sektörü oluşturarak bugün 10 binlerce kişinin ekmek yemesine vesile oldukları için Mehmet Sait Kanbur, Atilla Kanbur ve Erdal Kanbur kardeşlere teşekkür, “  etmek için geldiği söyledi..

   MADO ve Mado çiftliğinde , güzel keyifli bir sohbet yaptık..

   İşin doğrusu Selim Cüce ağabeyin Maraş tarihini bu kadar yakından bildiğini bilmiyordum.. Her yıl 12 Şubat Çete Bayramında bizde Maraş tarihini gözden geçirerek yazı yazdığımız için vakıf olduğumuz konular olsa bilmediklerimizi öğrendik, ben bu sohbette doyamadım, devamını istedim kendilerinden..

    Selim Cüce ağabey sordum: Kanbur kardeşlere neden Kanı ?

    Neden Kağnı : Gazi Mustafa Kemal Atatürk, “ Türk Milleti , batının modern  silahlarını ve düzenli ordularını karşısında kamyon ve tankının karşısında zaferi  Kağnı ile kazandı,” sözünü hatırlatarak..  Kurtuluş savaşı ve Maraş Savunmasını anlattı..

    Arslan Bey kahramanlığını anlatan Mustafa Kemal :” Maraş düşse , Antep düşerdi. Antep Düşse Urfa Düşerdi, Urfa Düşerse Türkiye düşerdi.. bu sebeple Maraş Milli Mücadelesi çok önemli bir zaferdir,” sözüne vurgu yaptı.

    Milli Mücadele : Kağnı cepheye mermi taşıdı, askere yiyecek taşıdı.. silah taşıdı.. onların düzenli orduları ve araç geçerlilerini bizim atalarımız bu kanı ile yendi.. onun için önemi çok fazla.. önemi var.. bizim ödülümüzde Kağnı oluyor..” dedi.

    Selim Cüce : “ Bizim her zamankinden daha çok birlik ve beraberliğe ihtiyacımız var, Türkiye Cumhuriyetini yıkmak için çeşitli zamanlarda oyunlar oynadılar.. bize tuzaklara düşürmeye çalıştılar..

    1919 da böyle bir soğuk kış gününde Halepten çıkıp Kahramanmaraş gelen Arslan bey, Fransız’a ilk hamleyi yapan Çakmakçı Sait, Sütçü İmam , Senem Ayşe , Şeh Sezayi Efendi, Muallim Hayrullah , Dr. Mustafa ve diğer milli Kahramanlarımız o gün , Kürt, Türk, Alevi, Sünni, Çerkez, Laz, siyah beyaz demediler.. Birlik oldular, önce vatan dediler ve milli mücadele başladı..

    Gelin bugünde birlik olalım.. beraber olalım, en az yakın tarihimizi çocuklarımıza iyi anlatalım..

    Vatanımızı sevelim , bir birimizi sevelim.. İnsanların rengine, ırkına bakmayalım Maraşlı kardeşim diyelim, düğününe, cenazesine, hastasına ziyarette gidelim, orda sohbet edelim, yakın tarihimizi çocuklarımıza anlatalım,” diye sohbette başladı..

    Konu uzun : bugünlük bu kadar

    İyi günler..