Oy Maraş'ım, Oy! Günler su gibi akıyor!

Kahramanmaraş'ın o kadar çok güzelliği, o kadar çok özelliği var ki saymaya kalksam 350 sayfalık kitap olur...

Maraş Türkülerini yazsam iki üç kitap olur!

Dağlarını, yaylalarını yazsam birkaç kitap olur.

Maraş yemeklerini yazsam kitap olur! (Yazanlarda var, emeklerine sağlık.)

Sanayiyi yazsam bir iki kitap olur...

Belediyeler için kaynakları gösteren kitap yazsam onlarca kitap olur ! ama anlayanı getir göreni getir !..

Kibir var ya, bizim gözümüzü kör ediyor, gözümüzün önünde olanı göremiyoruz. Allah (cc) "Ben kibirli kişiyi sevmem" buyuruyor, kibir çok kötü bir duygu, Allah'ın sevmediği bir düşünce. Kibir, büyüklük anlamına gelen "kibir (kibr)" tevazuun karşıtı olarak, "kişinin kendini üstün görmesi ve bu duyguyla başkalarını aşağılayıcı davranışlarda bulunması" demektir.

Ne var ki: Bizde milletvekili olan, belediye başkanı olan, bir yere bir makama oturanın yanına kibir den varılmıyor... ben vali oldum, ben müdür oldum, ben başkan oldum, ben vekil oldum diyerek kibirleniyor iyi de adam olamadın ki !

Hep kendini akıllı görüyor, başkasının aklına, görüşüne inanmıyor, bu sebeple hep "benim dediğim doğru" diyor...

Büyük usta, ozanımız Aşık Mahsuni Şerif: sözleri ile az da olsa seslenmek istiyorum, çünkü Aşık Mahsuni Şerif biz konuşturmadık ..

Ben de bir insanım

Bırak beni konuşayım

Bir başım bir beynim vardır

Bırak beni konuşayım

Ve insanca danışayım , ne olur bırak beni konuşayım ama yine de sana danışayım benim de bir aklım beynim var ! diyor ama dinleyeni getir !

Senin dilin benim dilim

Yakışmaz insana zulüm

İnsanım, hayvan değilim

Bırak beni konuşayım

Ve insanca danışayım

Düşünen cahil olamaz

Cahil kendini bilemez

Can ölür, fikir ölmez

Bırak beni konuşayım

başkanıma danışayım

Mahzuni halk (hak) için ölsün

Ben giderim, dostlar kalır

Koltuk, saray sizin olsun

Bırak beni konuşayım

yine sana danışayım

Aşık Mahsuni Şerif gibi ismine buradan sayamayacağım kadar bu şehrin düşünürü, yazarı, ustası bir bir ahrete intikal etti...

Ama: Bizim oy verdiğimiz, vekil ettiğimiz, belediye başkanı seçtiğimiz bir gün size danışayım demedi... Öyle ya, onlar akıllı! sen de kim oluyorsun be adam !..

31 Mart'ta seçilen belediye başkanları: Ankara'dan gelecek paraya göz koymuşlar, bu para ile bir şey olmaz diyorlar. Oysa Kahramanmaraş'ın ilçe ve merkezinde o kadar çok kaynak var ki, belediyenin kasasını para ile dolduracak kaynaklar var ama bunları göremiyorlar...

Akıllı oldukları için bir danışmanda tutmuyorlar, böyle acı zulümle beş yılımıza kör tıpa vurduk, gideceğiz dostlar. Onun için başladım: Oy Maraş'ım, Oy Maraş’ım, diyerek söze...başladım..! böyle de noktalıyorum..

İyi günler.