Bugün İstanbul Turu

Sabah İstanbul sosyetesine katılalım dedik. Haydut gezdirdik, bir yanımızda İş Bankası Kulesi, bir yanda Sabancı Center, bir yanda bilmem ne… Kısacası 4. Levent’te bir tur attık.
Sonra metro ile Kabataş Lisesi'nin önünde buldum kendimi. Duvarlarını elledim, Abid Vanlı'yı anımsadım telefon açtım ve liseye kayıt yaptırdığımı söyledim. Biraz deniz havası ile güne merhaba dedik. Biraz Kabataş lisesi sohbeti yaptık..

Tramvay ile tıkır tıkır Sultan Ahmet Meydanına çıktım..
Sultanahmet Meydanı, İstanbul’daki turistik gezilerin başlangıç noktasıdır. Bu yüzden biz de buradan başlayalım dedik.

Bir tur rehberi dostumuzla karşılaştım, Çinli turistleri gezdiriyordu. Biraz sohbet ettik, Maraş depremi, Güzelbulut Turizm, yurt içi ve yurt dışı turları üzerine konuştuk. Gezilip görülmesi gereken önemli yerlerin 107 adet olduğunu ve binlerce tarihi eserin var olduğunu öğrendik.
Roma İmparatorluğu'nun bölgede hüküm sürdüğü yıllarda hipodrom olarak kullanılan meydan, Bizans İmparatorluğu'nun hakimiyetindeyken de hipodrommuş.

Bu yüzden At Meydanı olarak bilinir. O dönemlerde yerli halk, hep bu meydanda toplanıp eğlenirmiş. Günümüzde kalıntıları hala görülebilen Obelisk, Yılanlı Sütun ve Örme Dikilitaş gibi dikilitaşlar, hipodromu ikiye bölmek için kullanılırmış. Sultanahmet Meydanı, İstanbul’un Tarihi Yarımadası’nı oluşturan ve görülecek tarihi yerlere ev sahipliği yapan özel bir yer.
Cafer ile altını üstüne getirdik.

Buradayken Topkapı Sarayı, Ayasofya Camii, öğle namazı, Aya İrini Müzesi, Yerebatan Sarnıcı, Nuru Osmaniye Camii, Binbirdirek Sarnıcı, Çemberlitaş Kapalı Çarşı, Mısır Çarşısı gibi yerleri gezerek, Yeni Camii önünde kendimizi bulduk.

Telefona baktım, 13 bin adım atmışım. Kumkapı, Sirkeci, Karaköy, Eminönü, Çemberlitaş gibi yerlere yürüyerek ulaştık. Oruç ağız zor oluyor.. dilim damağım kurudu.. dostlar kardeş dediklerim Maraş'ta biz İstanbul dayız , Aziz Mahmut Hüdayi Üsküdar dan bize selam gönderiyor !

Türk bir kişi ile yabancı 9 kişi yani onda bir böyle olunca İstanbul da kayıp oldum.. Garip ülkede geziyorum.. böyle olunca balık ekmekçiler de iyi iş yapıyorlar. oraç olmasam canına okuyacağım ama çare yok ! 180 TL’den 120 TL’ye kadar her keseye uygun balık ekmek var. Sultanahmet Camii ve meydanı selamladık, aynı adı taşıyan ünlü Sultanahmet köftesini de geçerken gördük, "Bayramdan sonra geliriz" dedik.

Cağaloğlu Çatalçeşme sokak No 17 Türkiye Gazetesi Enver Ören ağabeyi anmadan geçemeyeceğim ! Türkiye gazetesi yıllarımı hatırladım.. Neyse Manevi iklim !..
En önemli mesele!
Mercedes bijonları, çocuk patiği uçan daire yiyelim diyerek bir köye gittik. Öyle bir soğuk ki oturduğumuz sandalye kıçımıza yapıştı. Böyle olunca tadına baktık, hemen kaçtık. bu olay gözümün önüne geldi.

Ya camilerimiz ?

Maraş’ta camilere giriyorsun, soğuk… Yer buz gibi, caminin içi soğuk, hava soğuk, maneviyat soğuk. Camiyi ziyaret etmek içimizden gelmiyor, dostlar.
İstanbul’da akşam 19:11’de iftar oldu, orucumuzu açtık. Akşam namazını kıldık, ardından teravih namazı için camiye gittik. Camii öyle şirin, öyle güzel ve tatlı ki, tadına doyamadım. Her yer sıcacık, son cemaat yeri bile sıcak.

İçeri girdim, vaaz ve nasihat yapan güzel cemaat, güzel cami… böyle olunca cami den çıkasım gelmedi. Yatsı teravih namazı bitti, sıcak ve yumuşak yer döşemesiyle manevi güzellik öylesine yoğun ki, camiden ayrılmak içimden gelmedi. İstanbul camileri de çok güzel, mesele hangi pencereden nereye baktığındır.

İstanbul’dan hayırlı Ramazanlar diliyorum.