BİZ NEDEN BÖYLEYİZ ?

     Ön yargılı olmak psikolojik bir hastalık olsa gerek. Kibir ve gurur çukurundan çıkamayanlarda da çok ciddi bir hastalık olduğu kanaatindeyim.

     Anlamak için dinlemek, öğrenmek için okumak  , görmek için gezmek gerek. Bunu eğitim metotlarının içine bir türlü koyamadık.

    Osmanlı neden çöktü ? Neden büyük idealler ile imparatorluk haline gelen o ruh yıkıldı ? Araştırıp göreceğiz ki batılı toplumların  teknoloji ile buluşmaya başladığı zaman biz kendi kendimizle savaş yapıyorduk.

     Her şeye rağmen  Türkler Batılaşma adı altında  Avrupa ülkelerine gittiklerinde  onların  bilimsel alanlarda geldikleri yeri göreceklerine  eğlence mekanlarında, sosyete pazarlarında süslenip gezdiklerini görüyoruz.

    Batıya gidenler batının ilmini almadılar. Bir de batı karşıtı ekol oluştu onlarda işin tamamen düşmanlık boyutunda kaldılar. Hatta batı karşıtları batı bulsun biz kullanalım düşüncesinde oldular.

    Yani ne batı karşıtları ,nede batıcılar umduklarına kavuşamadılar. Batı  teknoloji ve bilim alanında zirvelere koştu.  Aklımıza gelen tüm buluşların merkezi haline geldi. Şimdi bütün dünya bu teknolojinin esiri olmuş durumda. 

    Milletleri gidip işgal edeceğine adamlar  bir yaşındaki çocukları bile  buldukları cep telefonu ile teslim aldılar. Çık işin içinden çıkabilirsen.

    Bu kısa tespitten sonra bir yere geleceğim.  Avrupa’nın dünyaya bilim ve teknoloji ihraç eden iki ülkesi olan Almanya ve İngiltere’ye seyahatlerim oldu.  Almanya izlenimlerimi daha önce yazmıştım.

     İngiltere  çağın bütün imkanlarını ülkesine taşımış . Hayat standartlarını dünya ortalamasının üstüne çıkartmış.  Mehmet Akif’in Almanya için ifadesini tekrar etmek arzusundayım. “Dinleri var işimiz gibi. İşleri var dinimiz gibi.”  İşlerini sağlam zemine Almanya gibi aynen İngiltere de yerine oturtmuş.  Dostoyevski , Avrupa seyahati dönüşünde  fikrini soranlara ; bütün o gelişmişlik göstergesine karşın Avrupa’nın mühim bir eksikliğini söylemiş :” Bizim kadar iyi çay demlemiyorlar !”  Görüyorsunuz değil mi ?  Çay bir espri ve şaka. Her şey tastamam…

    İkinci cihan savaşını yaşamış bir Almanya ve Çanakkale de yenilgiye uğramış  İngiltere bugün kendini aşarak dünyaya bilim ve teknoloji ihraç ediyor.  Yapılarında mühendislik ve mimarlık insanın başını dön deriyor. Yeşil alanlar, ağaçlandırma  ,temizlik zirvede.  Burada evler en fazla dört katlı. Çok az yüksek bina var ama onlar özel izine tabi iş merkezleri ve kamu binaları . Londra ve Oxford şehirleri medeniyet fışkırıyor.  Dedim ki ah Fatih Sultan Mehmet  keşke buraları fetih etseydin.

     Ortadoğu’dan bahsetmek bile istemiyorum. Irak, Suriye, Arabistan ülkelerinde bizzat gördüm ki onlar tamamen daha bin yıl öncesinde yaşıyorlar ve birbirlerinin etini yiyorlar. Zenginleri de Avrupa ülkelerinde saraylarda yaşıyor.  Bize gelince daha sokaklarımız  bile temizleyemiyoruz.  Yeşil alanlarımızı  katlediyoruz. İlim ve irfanda  çok gerilerdeyiz. Yaptığımız taklitler ile övünüp durmanın ülkeye hiç fayda gelmez.

    Biz neden böyleyiz.