KSÜ TIP FAKÜLTESİ HASTANESİ GÖZ HASTALIKLARI BÖLÜMÜ BİNLERCE İNSANA IŞIK OLDU

Kahramanmaraş Sütçü İmam Üniversitesi (KSÜ) Sağlık Uygulama ve Araştırma Hastanesi (Tıp Fakültesi Hastanesi) Cerrahi Tıp Bilimleri Bölümü Göz Hastalıkları Anabilim Dalından Doktor Öğretim Üyesi Abdullah Beyoğlu, göz hastalıkları hakkında önemli açıklamalarda bulundu.

Koronavirüs döneminde hastaların göz muayenelerini aksattığını ve bu nedenle birçok vatandaşın gözünü kaybettiğini veya kaybetme derecesine geldiğini ifade eden Dr. Öğr. Üyesi Abdullah Beyoğlu, normalleşme süreciyle birlikte 55 bin civarında hasta muayenesi ile 4 bin 500 civarında göz hastalıkları işlemi ve ameliyatları gerçekleştirdiklerini söyledi.

Tüm dünya düzenini altüst eden ve birçok insanın hayatını kaybetmesine neden olan koronavirüs, insanları uzun dönem ciddi kısıtlamalara maruz bıraktı. Bu süreçte hastanedeki işlemlerini ertelemek durumunda kalan vatandaşlar, normalleşme süreciyle birlikte küçük gibi görünen sağlık problemlerinin olumsuz etkileriyle karşılaşıyor.

KSÜ’de, laser fotokoagülasyon, göz içi enjeksiyon ve cerrahi hizmeti veriliyor

Bu bağlamda Dr. Öğr. Üyesi Abdullah Beyoğlu, son dönemde hastaneye muayene için gelen hastaların gözünde ciddi problemler gördüklerini söyledi. Hastaların bu saatten sonra artık daha dikkatli olmalarını ve bir an önce göz muayenelerini yaptırmalarını isteyen Dr. Beyoğlu, tedavi için KSÜ’de, laser fotokoagülasyon, göz içi enjeksiyon ve cerrahi açıdan her türlü imkana sahip olduklarını ve bölgede merkez olarak hizmet verdiklerini bildirdi.

ÖZELLİKLE KRONİK HASTALIĞA SAHİP 50 YAŞ ÜSTÜ GRUP BU DURUMDAN OLDUKÇA ÇOK ETKİLENDİ

Salgın döneminde hastaların da göz muayenelerini aksatmak zorunda kaldığını belirten Dr. Beyoğlu, "Özellikle kronik hastalığa sahip 50 yaş üstü grup bu durumdan oldukça çok etkilendi. Bu yaş grubunda gördüğümüz düzenli takip gereken diyabetik retinopati hastalarında, halk arasında 'sarı nokta' diye bilinen yaşa bağlı makula hastalarında ciddi aksamalar yaşandı. Özellikle şeker hastalığı; retinadaki kılcal damarların yapısını bozmakta, hücre kaybına yol açarak damar geçirgenliğinin bozulmasına, sarı nokta bölgesinde sıvı ve yağlı maddelerin birikmesine ve beraberinde kılcal damarların tıkanarak beslenmeyen alanların ortaya çıkmasına neden olmaktadır. Retinada kendiliğinden kanayabilen yeni damarlar oluşur. Retinanın önünde ve içinde oluşan kanamalar gözün arka boşluğuna sızabilir. Retinada damarlı zarlar oluşur ve sonuçta ciddi görme kayıpları oluşmaktadır.” diye konuştu.

TEDAVİ İÇİN KLİNİKTE HER TÜRLÜ İMKÂNA SAHİBİZ

Dr. Beyoğlu, diyabetik retinopati gibi retinal hastalıkların tedavilerinin aksatılmasının körlüğe yol açabileceği ve tedavi sürecini zorlaştırdığını söyledi. Hastaların artık daha dikkatli olmaları ve bir an önce göz muayenelerinin yapılması gerektiğini bildiren Dr. Beyoğlu, erken müdahalenin göz sağlığı açısından hayat kurtarıcı olduğunu vurguladı. Tedavi için klinikte, laser fotokoagülasyon, göz içi enjeksiyon ve cerrahi açıdan her türlü imkana sahip olduklarını ve bölgede merkez olarak hizmet verdiklerini bildirdi.