Suçlama ve küfür !
Her dönemin bir yapı tekniği var.. öyle veya böyle bir bilgi ile yapılmaktadır.
19 Ağustos 1999 depremi ile çıkarılan Deprem yönetmeliğine göre yapılan binalarda yıkılma var mı ? , evet var ..!
Varsa : bu binaları yapanları kontulor edenleri suçlayalım.. Yıkılmada Hasarlı ise canımızın sağ kurtulduğuna sevinelim asrın felaketi , ki bu bir deprem değil kıyametin pravası gibi bir şey.. bunun için insan olana küfür etmek yiğitlik ve erkeklik değildir. suçlu olan cezasını hem bu dünyada hemde ahrette çeker..
19 Ağustos öncesi yapılan binalarla ilgili : birini suçlamak ne kadar doğru ? o günün şartları öyle idi.. düşünün kürekle karılan teneke ile dökülen harç ile yapılan bir bina ne kadar sağlam olur..!
Sayın Cumhurbaşkanımız Recep Tayyip Erdoğan , İstanbul da ve Ankara da özellikle yapılan yüksek katlı binalara kızarak : Yatay Mimari diyor.
Asrın felaketine gördük ki köylerde kırsalda tek katlı binalar da yıkıldı. buda şunu gösteriyor ki binanın çok katlı veya tek katlı olması önemli değil, depreme dayanıklı olması önemli..
Birde yüksek katlı imara izin veren belediye görevlilerine kızıyorlar.. Mesele yüksek katta değil, depreme dayanıklı yapılıp yapılmadığına bakmak gerek..
Japonya da hemen her gün 7-8 depremler oluyor 100 katlı binalar var yıkılmıyor. mesele 3 kat veya 4 kat yapmak değil, müsait arsada isterse 50 kat yapsın ama depreme dayanıklı yapsın..
Türkiye deprem ülkesi olduğu gerçeğini hiç bir zaman unutmamamız gerekiyor.. Bugün Adana, Mersin, Kıbrıs ve Mısır devletine kadar uzanan fay hattı dikkat çekiyorla..
İstanbul depremi gündemde.. uzmanlar 24 yıl önce : Adıyaman, Gölbaşı Pazarcık, Türkoğlu, İslahiye, Hatay depremine dikkat çektiler 24 yıl sonra da olsa oldu.. Bugün İstanbul depremi gündemde.. Bu sebeple birilerini suçlayarak küfür ederek kurtulamayız.. Hep beraber el ele vererek Kentsel dönüşümle depreme dayanıklı binalar yapmamız gerekiyor.
Medeni insan küfür etmez, birini suçlamaz , kimseye iftira atmaz medeni insan ne yapa bileceğimizi konuşur..
10 ilde etkili olan depremin yaralarını el birliği ile sarmalıyız..
Kahramanmaraş'ta bugün fabrikaların yüzde 97 de hasar var , el birliği ile sarılmaya çalışılıyor ama işçi ve usta sıkıntısı hat safada , Kahramanmaraşlıların Kahramanmaraş dönerek yıkılan fabrikalarımızı ayağa kaldırmalıyız..
Çarkların dönmesi gerekiyor.. Fabrika sahiplerimiz çadır ve konteyner kentler kuruyorlar elinden geleni yapıyorlar bir birimize destek olalım..
Bugün tüm fabrika sahipleri elini değil yüreğini taşın altına koyarak, yaraları sarmak için herkes elinden geleni yapıyor
Kahramanmaraş Ticaret ve Sanayi Odası Başkanı Mustafa Buluntu, Meclis Başkanı M.Hanefi Öksüz, Kahramanmaraş Ticaret Borsası Başkanı Mustafa Narlı, KMESOB Ahmet Kuybu, valilerimiz, kaymakamlarımız, belediye başkanlarımız görevinin başında ve çalışıyorlar hepsine teşekkür ediyorum..
iyi günler