Savaşın Kazananı Kim ?

     Gece haberleri izliyoruz: Yeşil Gözlü, Sarı Saçlı, Beyaz tenli olsa biler 100 binlerce Ukraynalı çocuğun kayıp olduğu ortaya çıktı..

     İşin acı tarafı : Organ mafyasını eline geçtiğinden söz ediliyor..

     Sayın Cumhurbaşkanımız Recep Tayyip Erdoğan çabasına rağmen : Savaş tüm hızı ile devam ediyor, Avrupa’nı göbeğinde , onların değimi ile :” Sarı saçlı, yeşil gözlü, beyaz tenli,” çocuk kadın, erkek, insanlar ölüyor..

     Biz Türkler: Savaşın kazananı kim ? diyoruz, savaşın kazananı olmaz diyoruz ve insanların tenine rengine, bakmıyoruz, dinine , meşrebine bakmıyoruz ve biz bir can olarak görüyoruz.

     Suriye, Irak, Mısır, Afganistan, Arakan, Türkiye Cumhuriyetlerinden yaklaşık 3 milyon çocuğun kayıp olduğunu nerede olduğu bilinmiyor..

     Türkiye Dış İşleri Bakanlığı, Türkçe, İngilizce, Arapça, Almanca, Fransızca olmak üzere 65 ülke Parlamentolarına, Büyükelçilerine, Konsolosluklarına mektup göndererek bu kayıp olan çocukların bulunması için yardım istedi..

     Dünya da Türkiye ve Sayın Cumhurbaşkanımız Recep Tayyip Erdoğan ‘dan başka barış isteyen , Rusya ve Ukrayna’nın barışmasını isteyen bir başka ülke ve lider daha yok..

     Mübarek 11 ayın Sultanı Ramazan ayı içindeyiz, dünya da kan ve göz yaşı akması çok acı, Ramazan ayında savaşmak kavga etmek haram kılınmış, oysa çevremiz ve dünya durmuyor..

     Tavşan kaç, Tazıya tut diyen batı savaşı kızıştırmak için var gücü ile çalışıyor..

     Türkiye Barış istiyor.. ama bizim içerdeki batı hay yamçıları siyasiler de : Savaşı destekliyor..

     Bu savaşın kazananı kim ?

     Rusya adına savaşanlar ise ne yazık ki : Türki Cumhuriyetlerinden paralı olarak savaşa katılan bizim soydaşlarımızdır..

     Bugüne kadar ölen Rus sayısı belki 100 bulmamıştır.. onlarda komutan seviyesindeki kişiler.. ölenler hep bizden bunu da bir köşeye not düşün..

     Bugün Mübarek Cuma günü: güzel konuları yazmak istiyorum ama o çocukları , yanı başımızdaki Suriyelileri görünce yüreğim yandı..

     Türkiye de doğan Suriyeli çocuklar bugün 10 yaşadı , çocuk olarak gelenler 15/20 yaşadı ve eğitim yok, ya sokaklarda kağıt topluyorlar, ya inşaatlarda kaçak çalışıyorlar..

     Bir yanda fabrikalarımız da işçi açığı var, bir yanda ise çalıştıramadığımız açlığa yittiğimiz Suriyeliler var..

     Barış, Güven , Huzur beldesi olan Türkiye gelmek için milyonlarca insan bir giriş yolu arıyor..

     Bizde ise televizyon, kitap, internet , sosyal medya yalanları ile bizim çocuklarımız da Avrupa’ya yada Amerika’ya gitmek için hayal kuruyor..

     Gerçekler ama öyle değil..

     Dünya da bir düzen var.. Paramızın alım gücü olmasa da : Yardımlaşma duygusu bizde o kadar yaygın ki İstanbul dan bir yardım kartı Kahramanmaraş’ın uzak bir köyünü bula biliyor..

     Bir iş adamımız: cebine koyduğu alış veriş kartını garip , guraba’ya dağıtarak, herkesin evine sıcak bir yemek girmesini sağlıyor..

     Eskiden : Gıda paketi dağıtılırdı.. bugün onun yerini kart aldı ve de çok iyi oldu.. herkes ihtiyacını alıyor..

     Bu sebeple : Her şeye rağmen biz ekonomik krizin yükünü fazla his etmiyoruz..

     Savaşın verdiği dalganın bir an önce durması için Dünya Liderlerinin çaba göstermesi gerek ama kimsenin sesi çıkmıyor..

     Oysa savaşın kazanan tarafı yok, Rusya ekonomik olarak çöküntüye gidiyor farkında değil, bir inan uğruna savaş devam ediyor, olan çocuklara kadınlara oluyor..

     Savaşın bir an önce bitmesi için dua edelim..

      Hayırlı Ramazanlar, Hayırlı cumalar..