Dünyanın virüsle savaşı

Dünyanın virüsle savaşı

Dünya menzili belli olmayan büyük bir savaşın içinde... Bu virüs öyle ki, nerde nasıl saldıracağı belli olmuyor. Bitti bitiyor derken bakmışın virüs daha tehlikeli bir şekilde üzerimize geliyor. Gelmesiyle de canlar almaya devam ediyor.

Dünya öyle ki, çok farklı yöntemlerle ve oyun kurucularının senaryolarıyla bir virüs dalgasıyla dünyayı esir almak istiyorlar. İnsanlık bir imtihanda çok nadir yaşanan bir musibetle boğuşuyor. Virüs bazen kendini kamufle ediyor. Renk değiştirip, şekil değiştirip tekrar saldırıyor. Böyle olunca da aşı talebi patlama yapıyor. Türkiye’ de Çin aşısı “Sinovac” alman aşısı “Biontech” derken “Sputnik V” ile Rusya da aşı satıcılarının arasına katıldı. Türkiye’nin bu virüsle başarısı tartışılmaz iyiydi mücadeleyi gördükçe dünya da aşıyı ilk piyasaya süren Türkiye olursa şaşırmam diyordum. Ne yazık ki, şaşırdım. Şu anda yılsonunda hazır olacağı ön görülüyor. Ülkemin bilim insanları bu aşıyı başarılı bir şekilde kullanıma sunacak bilgi ve beceriye sahiptir.

 Aşı çalışmalarında devlet gerekli desteği veriyor.  Geç kaldığı da aşikâr. Muhalefet olsun. Tabipler odası olsun. Olur, olmaz açıklama yapıyorlar özellikle tabipler odası aşı çalışmalarına bir destek olduğu veya bize düşen bir görev var mı? Gibi bir açıklaması oldu mu? Şahsen duymadım.  Bu virüs belasından el birliği ile kurallara tam uyarak kurtulmak varken tam manasıyla uyum sağlayamadık, kuralları hiçe saydık. Bana bir şey olmaz mantığıyla karşıdakini de düşünmedik. Ne oldu? Vaka sayıları, vefat sayıları artışı yüreklerimizi sızlatmadı, yaktı. Her haber dinlediğimizde vaka sayılarını vefat sayılarının artışıyla umutlarımız yara aldı.

Bu yükseliş aşı kartellerinin işine geliyordu. Panik oluşmuş aşıya rağbet artıyordu. Dünya sağlık örgütü de ne iş yapar ancak aşı kartellerinin havuzuna su taşıyor. Dünya öyle bir savaşın içinde ki, insanları evlerine hapsettiler bir savaş ancak bu kadar zahmetsiz olur. Bir gram dahi olmayan bir virüs dünyaya ayar veriyor. Kurtulmanın yolu dikkat, tedbir aşı temennimiz bir an önce yerli aşımızla bunun üstesinden gelmek. Tedbir olarak 17 günlük tam kapanma açıklandı lakin buna tam manasıyla uyuluyor mu? Uymak doğru olanı ancak yollarda ki arabaları toplu taşımaları görünce bu nasıl yasak demekten kendimi alamıyorum. 17 günlük tatili duyan şehirleri boşalttı İstanbul da yoğun bir çıkış oldu. Yasaklar da var. Buna rağmen evinde oturan yok gibi, şehri boşaltan köyüne, yazlığına gidenlerin çok dikkatli olması, dönüşlerinde bir sıkıntıya duçar olunmaması için azami dikkat etmeliler hem kendi hem de toplumun sağlığı için bu önemli bir insanlık görevidir. Köyünden, yazlığından dönenlerin test yaptırmalarının doğru olacağını düşünüyorum.

Yasaklara uymak; sosyal bir sorumluluktur. Bu sorumluluğa insani değerlerimizi zedelemeden uyum sağlamamız vicdani bir görevdir. Eğer ki tam manasıyla kurallara uyum sağlayabilseydik daha sıkı tedbirlere lüzum olmayacaktı. Zamanı belli olmayan bir anda mutasyona uğrayan virüs saldırısına karşı tedbir ve aşı önemli…

Normal hayata dönmemiz için kurallara uymamız elzemdir. İstanbul da kontrol noktalarında ki,  yoğun araç kuyruğunu görünce yahu bunların hepsi mi görevli demekten kendi mi alamıyorum.

Kolay değil baharın bu güzel günlerinde evde kalmak; tedbiri elden bırakmadan birazda sabır…

Muhabbetlerimle...

Önceki ve Sonraki Yazılar
YAZIYA YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.
Arşivi